Sen de Olabilirsin

Arkadaşları Özgür'ü alkışlarlarken o, biraz gururlanarak, biraz da utanarak yerine oturdu. Sevincini kimseye sezdirmemeye dikkat etti. Göz ucuyla arkadaşlarına baktı! Arkadaşlarından bazıları, kendisine bakıyorlardı. Çocuklar Özgür'ü alkışlarken, öğretmen de sınıfın içinde gezinmeyi sürdürdü. Onların zihninden geçenleri anlamaya çalıştı. Kırk üç tane beyin... Kırk üçü de farklı yapıda olan beyinlerin içinde neler taşıdıklarını bir anda anlamak, mümkün değildi. Ama öğretmen, onların ortak düşüncelerini, ilgilerini tespit edebiliyordu. Bu da öğretmen için, yılların kazandırdığı bir deneyimdi. Bir ders saati daha bitmek üzereydi... Zilin çalmasına az bir zaman kalmasına rağmen, öğretmen, bu kısa zamanı çok iyi değerlendirmek istedi. Kaldığı yerden konuşmasını sürdürdü." İlhan SOYTÜRK, kendisine ödül kazandıran bu romanında, küçükken çocuk felci geçirmiş bir çocukla sonradan trafik kazasında yürüme engelli konumuna gelmiş arkadaşının yürüttükleri var olma mücadelesini, akıcı bir üslupla dile getirmiş. Durumu ve koşulları ne olursa olsun, insanın her zaman yapabileceği bir şeylerinin olduğunu ve her şeye karşın yaşamanın güzel olduğunu anlatan nefis bir roman...