Trojans

Trojans tam bir gazetecilik çalışması... Kitabın sadece dizinine bile bakmak yeterli ne derece derinlikli bir çalışma olduğunu anlaman için... Sadece ilk birkaç harfe bakmak bile yeterince anlamlı: ABD, Abdullah Öcalan, Adnan Menderes, Adnan Şahin, AFOSI, Ahmet Bedir, Ahmet Köprülü, AHS, Akan Subaşı, AKİS, Alex Oleanski, Ali Kutan, Allen Dulles, Alparslan Türkeş, Amerikan Okulu, Amerikan Pasajı, Amerikan Yardım Heyeti, Ankara High School, Ankara Koleji, Antikomünizm, Atilla Torunoğlu, Aydoğan Atlı, Ayduk Koray, Bağdat Paktı, Balgat, Barış Gönüllüleri, Baskin Reid Lawrence Jr., Beril Ülkü, BOP, Bülent Ecevit, Celal Bayar, Celal Yardımcı, Cemal Erkin, Cemal Gürsel, Cengiz Öneş, CENTO, Cevdet Sunay, Ceyhun Atuf Kansu, CIA, Çiğdem Ongun, Claudette İnce, DAC, David Cook, Dependents School, DP.

“Tarih kazananlar tarafından yazılır” denir ama Ahmet Köprülü gibi gazeteciler, kaybedilen ya da unutturulan hikâyelerin de yazılabileceğini gösteriyor. Trojans: Ankara’da ABD Ajan Okulu, sıradan görünen bir otomobil dosyasından yola çıkıp Türkiye’nin Soğuk Savaş yıllarındaki diplomatik ve askeri ilişkilerine dair karanlıkta kalmış sayfaları aralayan nefes kesici bir anlatı. Köprülü’nün gazeteciliği burada yalnızca haber aktarma değil, kolektif belleğin yeniden inşası gibi çalışıyor. Amerikan Askerî Yardım Heyeti (JUSMMAT) destekli bu okulun, CENTO ve TUSLOG ağlarıyla nasıl iç içe geçtiğini belgelerle ortaya koyması, akademik bir disiplinle yürütülmüş derin bir saha çalışmasını da yansıtıyor. Amerikan ordusundan istihbarat görevlilerine, din adamlarından Türk subaylara kadar geniş bir kadro ile yönetilen okulun, yalnızca bir eğitim kurumu değil, doğrudan politik bir operasyon merkezi olduğu vurgulanıyor. Kitapta yer verilen Albay Kamil Homriş’in hikâyesi ise bu yapının Türkiye iç siyasetindeki etkisine dair güçlü ipuçları barındırıyor. Köprülü, belgeleri yalnızca sunmuyor, onları dönemin siyasi koşullarıyla ilişkilendirerek anlamlandırıyor. “İyi ki gazeteciler var” dedirten bu çalışma, gazeteciliğin toplumsal hafıza üzerindeki onarıcı etkisini kanıtlıyor. Trojans, yalnızca bir kitap değil, Türkiye’nin karartılmış tarihine uzatılan güçlü bir el feneri. Kitaba dair şu sorular araştırmanın niteliği hakkında doyurucu fikir verecektir: CIA’nın Ankara’daki ilk kadın ajanı kimdi? “Kalp acısı” ile geldiği Türkiye’nin başına nasıl çorap ördü? Amerikan okulu yöneticilerinin CENTO ve TUSLOG ile bağlantısı, askeri lojistik ve istihbarat ağlarının örgütlendiğinin göstergesi sayılabilir mi? Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) ne zaman başladı ve AHS ile ilgisi ne? Almanya’yı bombalayan generalin, CIA ajanlarının ve darbeci generallerin okul yönetiminde yer alması, okulun askeri bir üs mü yoksa eğitim kurumu mu olduğu tartışmasını nasıl etkiledi? 1978’de George W. Bush ve eşi Laura Ankara’da ne işi vardı? Amerikan okulu öğrencileri, Anadolu’yu “din ve mezhep haritası” çıkaran Barış Gönüllüleri’ne nasıl destek oldu? 1950’lerde Ankara’da “Amerikan tarzı” sosyal yaşamın oluşmasında okulun rolü neydi? Yılbaşı baloları, fast food restoranları ve otomobiller nasıl bir kültürel değişim başlattı? Amerikan okulu öğrencileri, Türk toplumuyla ilişkileri güçlendirmek için hangi halkla ilişkiler stratejilerini kullandı? Latin Amerika’dan sonra Türkiye’deki “antikomünizm” sürecini başlatan Büyükelçi Warren’ın okul ile bağlantısı neydi? Hangi uçak kazası okulu sarstı? Amerikan okulu, 1960’larda neden “Kale” olarak anılmaya başlandı? Yenimahalle ilçesinin doğmasında Amerikalıların nasıl etkisi oldu?

Tecrübeli gazeteci Ahmet Köprülü’nün kaleme aldığı Trojans, Türkiye’nin yakın tarihine dair bilmediğimiz ne çok şey olduğunu gösteren çarpıcı bir belge niteliğinde. Kitapta, Ankara’nın göbeğinde faaliyet gösteren Amerikan Okulu’nun aslında bir eğitim kurumundan öte, Soğuk Savaş yıllarında ABD’nin Türkiye ve bölgeye yönelik stratejik operasyonlarını yönettiği bir merkez olduğu anlatılıyor. ABD Büyükelçisi’nden CIA ajanlarına, NATO generallerinden CENTO kurucularına kadar birçok figürün izine bu okulun yönetiminde rastlamak mümkün. Köprülü’nün araştırması, sıradan bir klasik araba evrakından yola çıkarak Türkiye’nin siyasal ve diplomatik geçmişine ışık tutacak bir anlatıya dönüşüyor. Özellikle okul yıllıklarında yer alan Lenin posteri detayı, Amerikan propagandasının nasıl çok katmanlı yürütüldüğünü ortaya koyuyor. ABD’nin “komünizmle mücadele” iddiasıyla kurduğu okulda Lenin portresi asılabiliyorsa, burada çok daha derin bir ironi ve manipülasyon vardır. Kitabın sunduğu belgeler ve tanıklıklar bir yana, Köprülü’nün titiz arşiv çalışması, gazeteciliğin araştırmacı yönünün en güzel örneklerinden biri. “İyi ki gazeteciler var” dedirten bu eser, geçmişin bugüne etkisini anlamak isteyen herkesin mutlaka okuması gereken bir kaynak. Köprülü sadece sorular sormuyor, aynı zamanda kayıp halkaları bir araya getirerek kamuoyuna sunuyor. Bu yönüyle Trojans, arşiv gazeteciliğinin ülkemizdeki sayılı örneklerinden biri olmayı hak ediyor.

Kurmaca ya da komplo teorisi değil. Belgelere, dokümanlara dayalı ciddi bir araştırmacı gazetecilik çalışması Trojans... Ahmet Köprülü’nün “Trojans / Ankara’da ABD Ajan Okulu” adlı kitabı, bir klasik Chevrolet aracın peşine düşerek ulaştığı derin yapıları ve yıllardır gizli kalmış operasyonları gözler önüne seriyor. 1952 model beyaz Chevrolet’in dosyalarından yola çıkan yazar, kendisini JUSMMAT destekli Amerikan okulunun karanlık geçmişini aralamaya adıyor. Tandoğan’dan başlayan bu serüven, Balgat’ta kurulu AHS’nin (American High School) sadece bir okul değil, bir etki ve yönlendirme merkezi olduğunu kanıtlayan yüzlerce belgeye uzanıyor. “Trojans” unvanıyla anılan öğrenciler, adeta bir metafor olarak ABD’nin Türkiye’deki nüfuz arayışını temsil ediyor. Kitapta 1978’de Bush çiftinin yaptığı bilinmeyen Ankara ziyareti, CIA mensubu Elisabeth McNeill’in aşk acısıyla gelip yürüttüğü operasyonlar ve okulun Masonik yapılanmalarla ilişkileri de belgelerle anlatılıyor. Köprülü’nün gazetecilik titizliği ve belgeli anlatımı sayesinde, AHS üzerinden Türkiye’de nasıl bir kültürel ve siyasi dönüşüm mühendisliği yürütüldüğü gün yüzüne çıkıyor. Bu kitap yalnızca istihbarat tarihi açısından değil, Türkiye’nin bağımsızlık tarihi açısından da okunması gereken bir eser. Trojans, sıradan bir casusluk kitabı değil; Türkiye’nin modern dönem karanlık arşivlerinden çıkartılmış bir hakikat öyküsüdür. Kitabın takdim bölümünden çarpıcı bulduğum bazı satırlar şöyle: “Trojans”, yani “Truva atları”, 1957’de Ankara’da açılan Amerikan okuluna verilen unvan. 1958 yılında ABD Avrupa Hava Kuvvetlerine (USAFE) bağlı okullar yönetimi, Amerikalıların çocuklarının eğitimini Ankara Amerikan Eğitim Derneği Okulu’ndan devraldı. Balgat’ta, Amerikan Hava Kuvvetlerine (USAF) bağlı TUSLOG DET -30 üssünde, Amerikan Yardım Heyetinin (JAMMAT) desteğinde 1957’de açılan Air Force Dependents School (Hava Kuvvetleri Mensupları Aile Bireyleri Okulu), 1957-1958 öğretim yılını “Trojans yılı” ilan etti ve öğrencilerini de “Trojans” olarak adlandırdı.”Soğuk savaş” yıllarında, Türkiye’de çok etkili olan, yıllıklarında “Trojans High School” nitelemesi bulunan Amerikan okulu, ABD’nin Türkiye ve bölge ülkelerindeki politik operasyonlarını yönettiği bir merkez hâline geldi. (...) 1958’den 1980’lere Ankara’daki Amerikan Okulu yıllıkları adeta zamanda yolculuk gibi… İkinci Dünya Savaşı sonrası Türkiye’nin SSCB tehdidinden kaçarken yakalandığı Amerikan tuzağı sonrası yaşanan olaylara da bu kitapta kısaca değinildi. “Truva atı” tuzağına yakalanmadan huzurlu ve sağlıklı bir yaşam dileğiyle...”

Ahmet Köprülü’nün “Trojans / Ankara’da ABD Ajan Okulu” adlı eseri, başkent Ankara’nın orta yerinde onlarca yıl boyunca gözlerden uzak kalmayı başarmış bir yapının perdesini aralıyor. Köprülü alanında deneyimli bir gazeteci. Kitabın editörü ise bir başka deneyimli gazeteci Kamuran Akkuş. Amerikan Hava Kuvvetleri’ne (USAFE) bağlı olarak Balgat’ta kurulan AHS, görünenin çok ötesinde bir işlev üstlenmiş. Kitapta yer alan yüzlerce belge ve fotoğraf, bu okulun aslında bir istihbarat ve etkileme merkezi olduğunu ortaya koyuyor. TUSLOG destekli okul, “Küçük Amerika” hedefi doğrultusunda Türkiye’de ideolojik bir dönüşüm yaratmaya çalışmış. Özellikle JAMMAT ve JUSMMAT bağlantıları, okulu adeta bir istihbarat karargâhına dönüştürmüş. Köprülü’nün yıllıklar üzerinden ulaştığı detaylar, ABD’nin Türkiye’deki operasyonlarını yürütmek için eğitim kurumlarını nasıl araçsallaştırdığını gözler önüne seriyor. Kitapta Bush çiftinin 1978’de Ankara’ya yaptığı gizli ziyaretin belgelenmesi, CIA ajanı Elisabeth McNeill’in faaliyetleri ve Illuminati bağlantılı yönetici portreleri gibi bölümler nefes kesici. Köprülü, bu eseriyle yalnızca bir kitap yazmamış; Türkiye’nin yakın tarihine dair karanlıkta kalmış bir dönemi aydınlatmış. Trojans, Türkiye’nin soğuk savaş dönemindeki stratejik savunmasızlığını anlamak isteyen herkesin mutlaka okuması gereken bir başucu kitabı. Eserde altını çizdiğin bazı noktaları soru formunda şöyle aktarmam mümkün: Ankara Tandoğan’daki bir galeride sergilenen 1952 model beyaz Chevrolet’in pek çok kişinin merak ettiği özel sırrı neydi? Amerikan okulu yetkilileri, Ankara Trafik Müdürlüğü’ne nasıl bir “emir-rica” yazısı gönderebildi ve bu tür yazıların arkasında kimler vardı? Jack E. Daseler gibi önemli bir ismin bıraktığı izler nelerdi? Aracında mı yıllıklarında mı daha başka yerlerde mi saklıydı geçmişin izleri? 1956 yılında ABD Avrupa Hava Kuvvetleri, Ankara’daki Amerikalı çocuklara yönelik eğitim sorumluluğunu neden devralmıştı? Balgat’taki TUSLOG DET-30 üssünde açılan AHS okulunun kuruluşuna kimler destek olmuş, ilk öğrencilerine nasıl bir isim verilmişti? Adana İncirlik Üssü’nün kuruluşunda hangi kilit isimler yer almıştı? Üs nasıl bir emrivaki ile hayata geçirilmişti? JAMMAT ve JUSMMAT örgütlerinin Türkiye’deki görevleri nelerdi? Amerikan okullarıyla olan bağları nasıl kurulmuştu? 1964 yılında Kıbrıs’a yapılacak Türk müdahalesini durduran Johnson Mektubu’nun arkasındaki diplomat kimdi ve bu kişi okulda hangi görevi taşıyordu? Soğuk Savaş dönemi boyunca Türkiye ile ABD arasında kültürel köprü kurulmasını hedefleyen büyükelçi kimdi? Bu yaklaşım jeopolitik olarak ne anlam taşıyordu? 25 Temmuz 1975’te Türkiye’deki tüm Amerikan üslerine el konulması kararı, iki ülke arasındaki ilişkileri nasıl şekillendirdi? Amerikan okulları yalnızca eğitim kurumu muydu yoksa gizli istihbarat faaliyetlerinin de merkezi sayılıyor muydu? CIA’nın Ankara’daki ilk kadın ajanı kimdi? Bu kadının Türkiye'ye gelme nedeni aşk mıydı ve burada ne gibi olaylara yol açtı? AHS yöneticilerinin CENTO ve TUSLOG ile olan bağlantıları, askeri lojistik ve istihbarat ağlarının varlığını gösteren açık işaretler miydi? Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) ne zaman başlamıştı ve bu projenin AHS ile olan bağı ne düzeyde yorumlanabiliyordu? Almanya’yı bombalayan generalden CIA ajanlarına kadar uzanan isimlerin okul yönetiminde yer alması, AHS'nin gerçek amacını tartışmaya açtı mı? Ankara, 1950’lerde nasıl bir atmosferle “küçük Amerika” imajına büründü? Bu dönüşümde hangi unsurlar etkili oldu? Missouri Lokantası ve Washington Restoranı gibi mekanlar, dönemin Ankara’sında nasıl bir “Amerikan rüyası” inşa etmişti? AHS öğrencileri neden “Trojans” yani “Truva atı” olarak adlandırıldı? Bu sembol, ABD’nin Türkiye’deki stratejik varlığı için bir metafor mudur? 1950’lerde Ankara’da gelişen “Amerikan tarzı” sosyal yaşamda okulun payı neydi? Yılbaşı baloları, fast food zincirleri ve otomobiller nasıl bir değişim başlattı? Esrarengiz Albay Kamil Homriş’in AHS yönetimindeki rolü nedir? Geçmişi hakkında bilinenler nelerdir?

Ankara’da sırlarla örülü bir casusluk üssünden bahsediyor eser. Şok edici bir yakın tarih okuması...Ahmet Köprülü’nün “Trojans / Ankara’da ABD Ajan Okulu” adlı eseri, yakın tarihimizin en karanlık ve en az bilinen alanlarından birine güçlü bir projektör tutuyor. TUSLOG, JUSMMAT ve JAMMAT gibi kavramlar üzerinden ABD’nin Soğuk Savaş yıllarında Türkiye’de nasıl derin bir etki alanı oluşturduğunu belgeleyen bu araştırma, okuru sadece şaşırtmakla kalmıyor, aynı zamanda derin bir sorgulamaya davet ediyor. Balgat’taki American High School (AHS), sıradan bir eğitim kurumu değil, bir “Truva atı” olarak konumlandırılmış. CIA ajanlarından darbeci generallere, Illuminati ve Methodist bağlantılı yöneticilerden Bush’un 1978’deki gizli ziyaretine kadar pek çok çarpıcı detay, Köprülü’nün binlerce sayfa belgeye dayanan titiz çalışmasıyla gün yüzüne çıkıyor. Kitap, sadece bir casusluk hikâyesi değil; aynı zamanda Türkiye'nin kültürel, siyasi ve toplumsal dönüşümünün bilinmeyen aktörlerini deşifre eden bir yakın tarih sorgulaması. Klasik beyaz Chevrolet’in izini sürerken başlayan bu araştırma, adım adım bir casusluk ağına ulaşıyor. “Trojans”, bugüne dek konuşulmayanları cesaretle söyleyen, belgelerle konuşan ve her sayfasında “Bunu nasıl bilmiyorduk?” dedirten bir yapıt. Köprülü, sadece gazeteci değil, aynı zamanda bir tarih araştırmacısı gibi çalışmış. Mutlaka okunmalı.

“Trojans”, yakın tarihimize dair önemli bir belgesel niteliğinde. Ankara’daki Amerikan okulunun sadece bir eğitim kurumu olmadığını, aynı zamanda bir istihbarat merkezi ve psikolojik savaş alanı olduğunu belgelerle ortaya koyuyor. Kitap, Soğuk Savaş dönemindeki Türkiye-ABD ilişkilerinin arka planını aydınlatıyor. Ahmet Köprülü’nün uzun yıllara yayılan araştırması, güçlü belge ve fotoğraf desteğiyle çok etkileyici. Kitapta yer alan, George W. Bush’un gizli ziyaretinden CIA ajanlarının faaliyetlerine kadar pek çok bilgi yeni ufuklar açıyor. Okuyucunun tarih, siyaset ve istihbarat konularına meraklı olması durumunda bu kitap kaçırılmaması gereken bir eser.

Ahmet Köprülü’nün “Trojans” adlı kitabı, Türkiye’nin yakın tarihinde uzun yıllar ışık tutulmayan, bilinmeyen ya da bilerek sessizliğe gömülen önemli bir konuyu cesurca gündeme getiriyor. Ankara’da yetmişten fazla yıl önce kurulan Amerikan Okulu’nun yalnızca eğitim veren bir kurumdan çok farklı işlevleri olduğunu öğrenmek, hem şaşırtıcı hem de düşündürücü. Kitapta detaylı olarak ele alınan bu okulun CENTO, JUSMMAT, TUSLOG gibi askeri ve istihbarî yapılardaki stratejik rolü, bölgedeki politik operasyonlarla olan bağları ayrıntılı belgelerle ortaya konmuş. Bu yapıların sadece eğitim değil, aynı zamanda ideoloji, nüfuz ve kontrol mekanizmalarının merkezi olduğu net bir dille ifade ediliyor. Aşağıda, kitaptaki en çarpıcı başlıklardan bazılarını soru haline getirerek derledim. Her biri, geçmişe farklı açılardan bakmamızı sağlayacak cinsten: Ankara Tandoğan’daki Galerideki Beyaz Chevrolet’in Sırrı Neyle İlgiliydi? Gizemli bir araba, yıllar sonra ne anlama geldiğini ortaya çıkarıyor: Ankara'nın kalbindeki bu araç, Amerikan Okulu ile askeri istihbarat arasında nasıl bir köprü kurmuş olabilir? ABD Neden O Dönemde Ankara’daki Amerikalı Çocukların Eğitimini Devraldı? Soğuk Savaş’ın gölgesinde, “Küçük Amerika” projesinin ilk adımı olarak görülen bu adım, Türkiye’ye nasıl bir nüfuz yaratmak içindi? JAMMAT ve JUSMMAT Nedir? Amerikan Okuluyla Nasıl Bir Bağları Vardı? Amerikan askeri varlığının sivil maskesi olarak görülen bu yapılar, eğitmenler üzerinden nasıl bir etki alanı oluşturdu? Amerikan Okulları Gerçekten Sadece Eğitim Kurumu muydu? Yüzeyde okul, derinlerde ise stratejik bir istihbarat ağı mı? Bu okullar Soğuk Savaş’ın gizli cephanesi miydi? Neden AHS Öğrencilerine “Trojans” Yani “Truva Atı” Dendi? Bu sembolik isimlendirme, ABD’nin Türkiye’deki stratejik varlığını nasıl yansıtıyordu? Öcalan’ın Fransızca Öğretmeni Olan Gizemli Albay Kimdi? Tapu Kadastro Lisesi’ndeki bu öğretmenin Amerikan Okulu ile olan bağlantısı ne kadar derin? İnönü’nün Damadı Metin Toker Neden Amerikan Okuluna Geldi? Bilinen gazetecilik kariyerinin ötesinde, Toker’in buradaki görevi Türkiye-ABD ilişkileri açısından ne anlama geliyordu? AHS Duvarına Lenin Fotoğrafı Nasıl Asılabildi? Antikomünizm kampanyasının zirvesinde, bu olay nasıl mümkün oldu? İç çelişkiler mi yoksa istihbarî bir provokasyon mu? George W. Bush’un 1978’de Ankara’da Görüldüğü Zaman Ne İşi Vardı? Geleceğin ABD Başkanı, henüz siyasete girmeden Ankara sokaklarında hangi görevi yerine getiriyordu?

“Trojans” , yalnızca bir ajan okulu hikâyesi değil; aynı zamanda Türkiye’nin siyasi ve kültürel dönüşüm sürecine dair kapsamlı bir analiz sunuyor. Kitapta yer alan bilgiler, uzun yıllar kamuoyunun bilmediği, bazı çevreler tarafından inkâr edilen gerçekleri cesaretle gün ışığına çıkarıyor. Ahmet Köprülü, özellikle Ankara’daki Amerikan Okulu’nun CENTO, JUSMMAT ve TUSLOG gibi askeri yapılarla olan bağlarını detaylı biçimde ortaya koyuyor. Bu bağlantılar sayesinde, Türkiye’nin Soğuk Savaş dönemi stratejisindeki yeri ile ABD'nin bölgedeki kontrol mekanizmaları çok daha anlaşılır hale geliyor. Kitabın dikkatimi en çok çeken yönlerinden biri ise “Truva Atı” metaforunun kullanımı oldu. ABD’nin Ankara’da kurduğu bu okulun, ülkeye nüfuz etmek ve ideolojik etkiyi yaymak amacıyla kullanılmış olması, tarih sahnesinde unutulmaması gereken önemli bir gerçeği gözler önüne seriyor. Orijinal belgeler, fotoğraflar ve yıllıklarla desteklenen anlatım, çalışmanın güvenilirliğini ve derinliğini artırıyor. Trojans , hem akademisyenler hem de genel okur kitlesi için aydınlatıcı ve değerli bir kaynak konumunda.

“Trojans” , yalnızca bir ajan okulu hikâyesi değil; aynı zamanda Türkiye’nin siyasi ve kültürel dönüşüm sürecine dair kapsamlı bir analiz sunuyor. Kitapta yer alan bilgiler, uzun yıllar kamuoyunun bilmediği, bazı çevreler tarafından inkâr edilen gerçekleri cesaretle gün ışığına çıkarıyor. Ahmet Köprülü, özellikle Ankara’daki Amerikan Okulu’nun CENTO, JUSMMAT ve TUSLOG gibi askeri yapılarla olan bağlarını detaylı şekilde ortaya koyuyor. Bu bağlantılar sayesinde, Türkiye’nin Soğuk Savaş dönemi stratejisindeki yeri ile ABD'nin bölgedeki kontrol mekanizmaları çok daha anlaşılır hale geliyor. Kitabın dikkatimi en çok çeken yönlerinden biri ise “Truva Atı” metaforunun kullanımı oldu. ABD’nin Ankara’da kurduğu bu okulun, ülkeye nüfuz etmek ve ideolojik etkiyi yaymak amacıyla kullanılmış olması, tarih sahnesinde unutulmaması gereken önemli bir gerçeği gözler önüne seriyor. Orijinal belgeler, fotoğraflar ve yıllıklarla desteklenen anlatım, çalışmanın güvenilirliğini ve derinliğini artırıyor. Trojans , hem akademisyenler hem de genel okur kitlesi için aydınlatıcı ve değerli bir kaynak konumunda.Sunuş yazısının şu bölümünü haylı çarpıcı buldum: “Trojans , yani ‘Truva Atları’, 1957’de Ankara’da açılan Amerikan Okulu’na verilen unvan. 1958 yılında ABD Avrupa Hava Kuvvetleri (USAFE)’ne bağlı okullar yönetimi, Amerikalıların çocuklarının eğitimini Ankara Amerikan Eğitim Derneği Okulu’ndan devraldı. Balgat’ta, Amerikan Hava Kuvvetleri’ne (USAF) bağlı TUSLOG DET-30 üssünde, Amerikan Yardım Heyeti (JUSMMAT) desteğiyle 1957’de açılan Air Force Dependents School (Hava Kuvvetleri Mensupları Aile Bireyleri Okulu), 1957–1958 öğretim yılını ‘Trojans Yılı’ ilan etti ve öğrencilerini de ‘Trojans’ olarak adlandırdı. Soğuk Savaş yıllarında Türkiye’de çok etkili olan, yıllıklarında ‘Trojans High School’ nitelemesi bulunan Amerikan Okulu, ABD’nin Türkiye ve bölge ülkelerindeki politik operasyonlarını yönettiği bir merkez hâline geldi.” (...) 1958’den 1980’lere kadar Ankara’daki Amerikan Okulu yıllıkları adeta zamanda yolculuk gibiydi. İkinci Dünya Savaşı sonrası Türkiye’nin SSCB tehdidinden kaçarken yakalandığı Amerikan tuzağı sonrasında yaşanan olaylara da bu kitapta kısaca değinildi."

Gazeteci Ahmet Köprülü, Ankara’da bir oto galerisinde karşılaştığı klasik bir Amerikan otomobilinin ruhsat dosyasını incelerken, dikkatini çeken bir detay sayesinde, Ankara’nın en kritik askeri üslerinden birinin içinde yer alan Amerikan Okulu’nun yıllıklarına ulaşmış. 1957 yılında, Türkiye’nin Sovyetler Birliği’ne yaklaşmasını önlemek amacıyla Truman Doktrini kapsamındaki Amerikan Askerî Yardım Heyeti (JUSMMAT) desteğiyle Ankara Balgat’taki Amerikan üssü bölgesinde kurulan bu okul, ABD’liler tarafından “Trojans” (Truva Atları) olarak anılıyormuş. Okulun yönetiminde ise dönemin önemli figürleri yer almış: Bağdat Paktı’nın (CENTO) mimarı olan ABD Büyükelçisi Fletcher Warren ve Arap ülkeleriyle diplomatik temaslarda bulunan JUSMMAT Generali A. Mead gibi isimlerin yanı sıra Türk Albay Kamil Homriş de yöneticiler arasındaymış. Okula ait yıllıklar, dönemin uluslararası ilişkilerine dair de dikkat çekici bilgiler sunuyordu. Öyle ki, 2004 NATO Zirvesi için Türkiye’ye ilk kez geldiği ifade edilen dönemin ABD Başkanı George W. Bush’un, aslında 1978 yılında eşi Laura Bush ile birlikte Amerikan Okulu’nun “Mezunlar Günü” etkinliğine katıldığı da Trojans ile deşifre ediliyor. Amerikan Okulu’nun yıllıkları, hem Türkiye’nin Soğuk Savaş dönemi siyasi atmosferine ışık tutuyor hem de görünmeyen diplomatik temasların izlerini gün yüzüne çıkarıyor. Sonuç olarak "Trojans:Ankara'da ABD Ajan Okulu" soluk soluğa okunacak bir araştırmacı gazetecilik çalışması...